23 Nisan 2013 Salı

Benden Sonra Gelen Mutluluk

Hislerimle hareket ettiğim her dakika için cezalandırılmalıyım.Yok mu şöyle elinde büyük boyda fırıncı küreğiyle kafama kafama vurup beni hastanelik edecek er kişisi? Akıllanmaz,inatçı ve ne kadar uğursuz biri olduğum konusunda bir yazı daha hazırladım.

BEN SIKIYORUM BÖLÜMÜ:
Sanırım ikili ilişkilerimdeki sorunu az çok çözmüş bulunmaktayım.Sorun BENDE! Evet evet bunu şaka olsun diye yazmıyorum.Aslında bu yazıyı sümüklerimi çeke çeke yazmam gerekirdi,ama hala öküzüm.Ağlamam,ağlamıcam.Ben hayatıma giren herkesi ama herkesi (arkadaş,sevgili,patron,çaycı) nedensiz yere sahipleniyorum.Ama işin kötü tarafı bu huyumu ilk başta hiç göstermiyorum.Başlarda sevginin de gücüyle anlayışlı,nazik,sevimli,pozitif kişiliğime kapılan karşı taraf sonradan asıl beni keşfettiğinde hüsrana uğruyor.Mesela ilk zamanlar yanlış anlaşılmasın diye zırt pırt aramıyorum,mesaj atmıyorum.Kendi kendimi evde tüketip küfürler ede ede zamanın geçmesini beklerken,sonraki zamanlarda tam tersini yapıyorum.Kabız olsam adamı arayıp derdimi paylaşıyorum ''Ya naber ben çok kabızım dur kapama ya bi saniye yapıcam sanırım bi bekler misin? Noluyo ne işin var? Tamam ya tamam kapat kaçtı sinirden bokum.İYGECELER!'' diye delleniyorum.Başta o attığım iyi niyetli mesajların yerini sürekli sorgu sualler sürekli sevdiğinden emin olmak için alınan teyitler kaplıyor.''Nerdesin? Çok içme.Beni sev tamam mı? Özledin mi? Kim var ki yanınızda?'' türü mesajları yolladıkça adamın da kayışlar kopuyor haliyle.

En büyük bencilliği de bu sırada yapıyorum.Ben arkadaşlarımla görüşürken,gezip tozarken 1 tane bile mesaj görmek istemiyorum.Arayıp sorduğunda da ters cevap veriyorum.Çünkü o an ben başka insanlarla paylaşımlarda bulunuyorum ve kontrol edilmek istemiyorum.Ama hele ki karşı taraf gitsin gezmelere tozmalara ''Hastayım'' dan tut ''Çok moralim bozuk sanırım kanserim''e kadar herşeyi söylüyorum adama.Beni düşünsün istiyorum.Gay arkadaşları olmasın istiyorum mesela.Ne gerek var abi diyorum? Her tanıştırtığı insan için bi kusur buluyorum ''Yalnız çok yapmacık ya senin o arkadaşın.Ayhh yine mi o çocuğu alıyoruz yanımıza? Yok mu ya başka arkadaşı? Gördün mü hesabı nasıl soktu bize? Hahaayt uyu sen safsın saf!'' falan diyorum.Adamı sadece benle bir kafese koymak istiyorum işte.Yemi de suyu da ben olayım.Ama ben özgürce pır pır uçayım istiyorum.

İlk başta ailesine çok saygı duyuyorum.Hep onları savunuyorum ''Ama haklılar aşkım seni düşünüyolar sonuçta :))'' cümleleri zamanla yerini''Ya ben senin anneni de anlamıyorum yani ne dengesizce davranıyo ya.Baban napacakmış seni ? Eve gitsen nolucak? Ara söyle baba işim var de! Ya kaç yaşında adamsın offf yüz verme o kadar'' a bırakıyor.

Sevdiğim filmleri sevmesini istiyorum,aynı dizileri izleyelim aynı sahnelerde gülelim istiyorum.''Bizim komikliğimiz'' dediğimiz bir kavram olsun ortada.50 kişinin arasında 1 kelimeyle ikimiz bakışıp kopalım istiyorum.

BEN GİDİNCE BÖLÜMÜ:
İşte bu kadar ağrılı,sancılı geçen günler aylar yıllar sonucunda ben diskalifiye oluyorum ya da kendim pes ediyorum.Başlangıçta nasılsam o moduma dönüp son görüşmelerimi öyle yapıyorum.Bu sefer de ilk başta beni o halimle seven adam gidemiyor.Haydee tekrar sar başa makara oluyor her şey.Fakat benden uzaklaşıp,bir daha da arayıp sormayan,geriye dönüp bakmayan herkes çok mutlu.İnternet çağında yaşamaktan nefret ediyorum o yüzden.Benle çıkarken üstüne başına özen göstermeyen çapulcu gibi sokağa çıkan dümbük kalkıyor giyimine kuşamına özen gösterip insansı şeyler yazmaya başlıyor sosyal ağlarda.Ya da yesyeni bir sevgili yapıyor ve 5-6 sene boyunca çıkıyorlar mutlu mesut.

Diyeceğim o ki mutlu olmak isteyen önce benimle mutsuz olmalı.Daha sonra elbet kendilerini YAKAMOZLAR DÜĞÜN SALONU'nda 2 aya düğün pastasını keserken bulacaklardır.Fidaydada eşliğinde ağlamak bizim işimiz.


KEZBAN ÖPER :)






7 Nisan 2013 Pazar

Eşcinseller Yaşlanınca Ne Yaparlar?

İyi kızlar cennete,madi kızlar her yere,kartoş Kezbanlar nereye,nereye de giderler?

Biliyorum başlığı ilk okuduğunuzda tuhafınıza gidecek.Hatta ''Her yaşlı ne yapıyorsa eşcinseller de onu yapar lan zübük Kezban!'' da diyebilirsiniz,haklınız.Biz de her heteroseksüel yaşlı gibi altımıza kilo kilo sıçıp,tansiyonlarımızı ona buna ölçtürtücez elbette.Ya da takma dişlerimizi yatarken çıkarıp,sabah uyandığımız da kör gözümüzle ağır ağır yürüyerek yine çişimize koşucaz.Öfff yaptığımız her eylemin sonucu gördüğünüz üzere ya çişle ya da bokla sona eriyor.Yaşlılık şaka maka heteroseksüel de olsan gay de olsan Filipinli de olsan kedi de olsan köpek de olsan zor bi dönem.Gençliğinde yediğin her nanenin burnundan fersah fersah çıktığı,yediğin olumlu nanelerin de kaymağını avuç avuç yediğin gereksiz bi ölüm süreci gibi.Ama bu dönemde bizim gibi çocuk sahibi olamayan,orta yaşlarının sonlarına doğru hala gençmiş gibi davranan,hala sosyal ağlardan adam düşürmeye çalışan çeşit çeşit yaşlı gay modellerini incelemek istedim,bu yazıda.Haydin şu 4 tip tonton kızımıza bakalım.

1.BEN HALA YAŞLANMADIM GRUBU:
Bu tipin yelpazesi çok geniştir.Aslında 40'lı yaşlardan sonra bile baş gösterebilen ''ABİ SENİN ANANDIR'' tavırları yaşlanma kompleksi çeken gayler arasında gözükebilir.Bu gaylerimiz komplekslerinin olduğunu belli etmemek için ''Ben olgunum,ben tecrübeliyim,hahayt siz bebesiniz iğrençsiniz'' gibi hareketler sergileyerek çoğu kendinden yaşça küçüğü ezmeye çalışabilir.Ayrıca sosyal ağlarda yaşını 5 ile 10 yaş kadar bile küçültüp kimlik istendiğinde ''SININI'' diyerek iletişimine son verebilir.Tabii bunların hepsi genel değildir.Bazı ''ben hala yaşlanmadım'' modelleri arasında yaşıyla barışık olup kot ceketler,converseler,renkli tişörtler,dil çıkaran şakacı muzur gençlik pozlarını da görebiliriz.Lakin bir zaman sonra ister istemez yaşlı olduklarını kabul edeceklerdir.Yazıktır.Allah başımıza vermesindir.

2.HER ŞEYİN FARKINDAYIM GRUBU:
Bu grupta bulunan kırışık kızlarımız ise durumu sindirmiş ,kabullenmiş,yalamış,yutmuş hatta tükürmüştür bile.Çoğu tanıştığı insana ''Ben yaşlıyım çok biliyorum tamam mı şekerim?'' tripleri duvardan duvara çarpmalıktır esasında.Ama ne de olsa saygılı davranmak gerekir.Ablamızdır!!! Genelde parayı bok gibi kazanıyorsa evine,arabasına,teknolojik aletlere para harcayan bu grup,öyle eğlence hayatına,gezmelere tozmalara,kıyafetlere falan para harcamazlar çok fazla.Ha genç bi sevgili bulsa bile 2 liraya dürüm söyler oturursun aşağı.Bu pinti kızlardan uzak durun!

3.EĞLENCELİ YAŞLI GAY GRUBU:
Bu grupta ise dünyada görebileceğiniz en tatlı,en şipşirik tipler vardır.Hayatla taşşak geçen tavırları beni benden alır da getirmez geri.Genelde yazlık bölgelerde yaşamayı tercih eden bu tipler sürekli bel altı esprilerle ortamda yanakları al al ederler.Patavatsızlığı ve dangalaklığı ise bir o kadar tatlıdır.Sürekli gezilere turlara katılır.Yurt dışına çıkar fotoğraflar çektirir.Telefon kullanmayı bilmez ama İphoneu vardır falan.Ve çevresinde yüzlerce insan vardır oluk oluk mesajlar gelir bayramda falan.(Ben inşallah bu olurum ehehehe)Neyse bu hanım teyzelerimizi sevelim,sevdirelim.

4.SÜBYANCI YAŞLI GRUBU
Bu grupta bulunan insanları maalesef ne kadar sevmesem de yazıcam.Sürekli kendinden 20-30 yaş küçük heriflere bıyık buran bu grup,yaşlılığının farkında olmadan her deliğe girmek ister ne hikmetse.Kalkmayan sik ve yılların getirdiği yorgunlukla ona buna askıntı olmak kolay değildir.Reddedilme karşısında ise adeta bir çingeneye dönüşen bu yaşlımız herhangi bir gay networkte size tonlarca küfür edip sonra da alzhemier hastalığına yakalandıkları için 2 gün geçmeden ''MRB SEKS?'' yazabilirler avına.Onları sevmeyin,ya da sevin banane yaaa ehehehe (ben olgun sevmem de çocuklar onun içün )

İyi ya da kötü bir gün yaşlanacağımın bilincindeyim ben de.Hatta düşündükçe ''Napacaksın lan Kezban kim bakacak sana?'' bile diyorum.Siz de diyorsunuz biliyorum.Sabah çaldığında ertelediğim alarm gibi bu düşünce ama elbet kalkacaksın değil mi? Hı hı yes :D Neyse bir 20-30 senelik ertelemekten bahsettiğime göre şimdilik durumlar iyi.Basur kremlerimi sürüp sürüp,çarşıya pazara loto oynamaya gideceğim günlere selam olsun.

BURUŞUK KEZBAN ÖPER :):)