22 Aralık 2012 Cumartesi

Santa Claus Yardım Et!

Şehrin her yanını sarmış kırmızılı,kurdelalı,süslü püslü,kardan adamlı yeni yıl coşkusu.Binamıza bir şömine bile yapmayan müteahhitler bu yıl kıçınızda kıl dönmeleri olsun e mi? (not:müteahhit yazarken gugıldan yardım alındı)Ne olurdu bi şöminemiz olsa,çorapları çivelesek içine 5-10 göynümüzden ne koparsa dileklerimizi yazıp,gece uykuya dalsaydık.Ama yok ille de pazar günleri sabah verilen noel filmlerinde görelim biz o çorapları.Ton ton noel babaları,geyikleri,kapıda ''we wish you a merry christmas'' ezgileri atan şımarık çirkin köstebek tipli çocukları..Herneyse Amerikan özentiliğimi birazcık ucundan gösterebilmişsem mutluyum.Gel gelelim asıl konuya.Yılbaşında ne yapacağız,ne yapmalıyız?????sorusunun kara bir bulut gibi üstümüze çöktüğü günlerdeyiz hali hazırda.Gelin seçeneklere bakalım;
1.AİLECEK KUTLAMAK:
Şöyle ki; Kimse yeni yıla ailesiyle pek girmek istemez (tabi uzakta okuyan,evli veya asker bla bla… hariç) Ama genelde 20 gün önceden planladığınız ”Cenklerin evinde içkili seksli partyy wuhuuu” etkinliği son dakika ”Cenkin babası izin vermemiş yeaaa vb..” hayal kırıklıklarıyla sona erdiği için mecbur yılbaşını ailecek geçirmek zorunda kalırsınız.Genelde evde yapılan kutlamalarda evin annesi geçen sene girdiği mutfaktan öbür sene çıkar (seneye görüşürüz esprisini aldınız de mi orda) Anne yemek hazırladıkça hazırlar,baba içki stok yaptıkça yapar,çerezler,meyveler,tavuklar,çiğ köfteler….Sanırım ailelerimiz yeni yılı ‘‘Bol bol yiyip sıçalım” olarak algılamışlardır.Ama olsun en azından doyarsınız.Tabi tv’de Muazzez Abacı Konseri falan varsa direk odanıza gitmenizi öneririm.Kapıyı da sıkı sıkı kilitleyin anacım…
2.MEKANDA KUTLAMAK:
Herkes yılbaşını bi mekana gidip kutlamayı matah bi bok zanneder.Hatta haftalar öncesinde facebookta ”Kenks haftaya kopujaazz vallahaa yihuu” gibi gözümüze gözümüze sokma çabaları da ayakta alkışı hak eder.Fakat mekana girildiğinden itibaren o mutlu arkadaş grubu bir türlü sığışamama,tuvalete gidememe,içki alamama sorunsallarını peş peşe yaşayınca yeni yıla değil götüme girerler…Mekanlara gitmeyin,oralar sizi yer!Ayrıca gece 2'den sonra içkileri kesmeyen bi mekan daha görmedim ben.Suları keserler,içkileri keserler,beğendiğiniz çocuğu keserler götürürler vallaha da oturup ağlarsnız.GİTMEYİN!
3.ARKADAŞLARLA EVDE KUTLAMAK:
Migrostan yapılan toplam 100 liralık alışveriş ve paket paket sigaralar eşliğinde kafaca anlaşılan bi sürü arkadaşın olduğu ev en güzelidir.Tabu,scrabble vb.. oyunlar da varsa dadından yenmez bence.İnternet elinizin altındadır hem.Dertlendiğinizde şarkıyı bangır bangır açıp dostlarınızın koynunda ağlayabilirsiniz.Gecenin sonu herkes maymuna dönüp mutfakta banyoda uyuyakalarak bitebilir ama yine de güzeldir.Sakın evde ayakkabılarla gezelim..Yok işte ”Gossip Girl” tarzı olsun demeyin terliklen suratınıza çarparım..Terlik giyin,patik giyin…
Öyle yada böyle yeni yıl bi şekilde kutlanır da kutlanılan yıl bize ne getirir onu bilemiyoruz.Ve hemen geçen sene olduğu gibi.Şişman ve ton ton ihtiyardan isteklerim;
KEZBAN DİLEK VE İSTEK LİSTESİ;
  • Geçen sene istediğim yolda görünce gay olup olmadığını anlayabileceğimiz ayfon uygulaması bu sene yapıldı.Grindr adlı bir eplıkeyşın ile.Evet ilk defa bi isteğim kabul oldu ben de şaşkınım ehehehe:D Ama bu sene bu uygulamanın biraz daha gelişmiş versiyonunu istiyorum Noel babacım.Şöyle ki;Tanıştığımız adamın önceki sevgilileri kimler? Kaç sene çıkmışlar? Bu mu ayrılmış,karşı taraf mı tekmeyi vurmuş?Vurmuşsa niye vurmuş? vb.. sorularımın cevabını bana şak diye verecek mis gibi bir uygulama istiyorum.(bu belki olmayabilir ya seneye kadar bakalım ehehe)
  • Gözaltı torbaları için bi ''gözaltı torbacığı alıcısı'' icat edilsin mesela.Küçücük bi makine olsa ve şöyle gezdirsek torbacıklı bölgeye hoooop eser kalmasa eski halinden.
  • Spor yaptırtan yatak olsa mesela.Evlere alsak gece bi uykuya dalsak sabah kalkmışız kaslı maslıyız.Ama ağrı sızı olmasa sadece şekil verse yataklarımız.Ve de sınırlı sayıda olsa.Nefret ettiğimiz gıcık,gerizekalı mahlukatlara satılmasa.Sadece biz fit olsak?
  • Bu sene ayrı eve çıkmak istiyorum.(bu dilek kişiseldi)
  • Önleri uzun yanları 3 numara gay saçı modası bitse.Hayır gına geldi de o açıdan.Hem yavaş yavaş heterolar da yapmaya başladı modeli.Bu sefer gay zannedip yavşıyorum sonra olan bana oluyo anacım.Bi de 3 numara saç,kirli sakal,gözlük devam etsin o güzel oluyo ihihihih :P
  • Ocak ve Şubat ayları böyle soğuk devam etmese.Aniden iklim sıcak bi hava dalgasıyla kırılsa mayolarımızı giysek? Oha tamam o kadar da değil de ellerimi ısıtmak için götüme sokmasam? Haklısın Noel baba o işlere sen bakmıyosun bebişim ama belki kankandır Mikail falan bi rica ediversen?
  • Artık işten çıkarılmasam?Girdiğim her şirket kapanmasa? Acaba abdest mi alsam? Bunları sana sormasam?
Evet bakınca kutlamam da isteklerim de bu.Sağlık,aşk,para,şans,huzur ve daha nicelerini elbette istediğim için yazmadım.Sonunda bu boklu sayfalara ağlamayıp,ayaklarımızı uzattığımız bir yıla giriyoruz belki ehe.Herkese musmutlu seneler şimdiden.

KEZBAN SENEYE ÖPER:)) EHEHE VURMAYIN AMA :((

14 Aralık 2012 Cuma

Grup Seksin Sağlığa Faydaları

İnsan istediklerini elde edemeyince bir süre sonra ne istediğini de unutuyor-Kezbanichtze

Selam.Evet başlığın aslında yazıyla hiçbir alakası yok.Soğuktan kafayı sıyırıciiiim sadece.Tekrar kırbaçımsı soğukların sırtımıza,yüzümüze,kulaklarımıza,burunlarımıza,alınlarımıza,enselerimize ŞIRAAANK diye patlatıldığı günlerden gutuntag.Götüm donuyor,kuşlar uçamıyor,kelebekler öldü,hayvanlar sokakta,balıklar yumurtalarını bırakamıyor,zebralar yasta,hipopotamlar grevde!Böylesi iğrenç bi mevsimin içinde hala ayakta kalabildiğimiz için hepimizi şapur şupur öpmeleri gerek.İNATLA kat kat giyinip oraya buraya gidiyoruz hala.Bence kış geldi mi herkes işten çıkmalı,okulu bırakmalı,4-5 ay hükümet elini eteğini herşeyden çekmeli,tvler açılmamalı,elektrik üretilmemeli,sadece yorganlar ve yastıklar olmalı ve de KÖMÜR SOBALARI! Tağam tağam abartıyorum.Ama sevmiyorum işte napayım? 10 kilo mont,5 kilo botlar,cüzdan,anahtarlık,sigara paketi,telefon cart curt derken oluyorum caddede yürüyen Balık Ayhan!!

Durum böyleyken yalnız ve erkeği olmayan bir metropol gayi olan ben napıyorum? GABİLEYE giriyorum sıcak sıcak ehehehe :D:D Şaka maka 3 gündür falan sekmeksizin gabilede çok eğlenceli vakit geçirmekteyim.Başta ''Iyy kekooooooooooğ'' dediğim tiplerin yanında artık ben bi traktörden farkız 50 bin kat kekolaşmış durumdayım.Adaptasyon sanırım bu!! Günlerdir kafamda sadece dönüp duran diyaloglar ''Slm...nrdn...asl?...msn?...cam?...ya sen nrdndi...ha evet...eee yaş?...bi dk nrdndi?...evt evt hatrldm...ii ya nlsun...efndim?...bişey sorcam ya nrdndi?...'' vb. olmaya başladığından beri de artık girmeme kararı aldım.Çünkü öyle ya da böyle orada geçirdiğim vakti gidip bi çocuğun eğitimine,bir köpeğin eğitimine harcasaydım Yetenek Sizsiniz'de 3 basamaklı sayıları akıldan çarpan bir çocukla,pipisiyle cirit atabilen bir köpeği 1.yapar paraları da çatır çutur yerdim.Ah kafam.:(( Neyse neyse bloğa da fazla bişeyler yazamadığım için bundan teee seneler seneler evvel yaşadığım bir GABİLE ANIMI postlamak istedim.Başlıyorum...

PİRENSES KEZBAN VE ATİLLA TAŞ BÖLÜMÜ:

Bundan 5 sene evvel benim tam bir PİRENSES (kendimi o sıralarada dünyanın,marsın,jüpiterin,galaksinin en harikalar harikası gayi zannederdim.Herkese ters ters konuşur olur olmadık yerde ağlamaya başlardım ki üstümdeki ilgi dağılmasın sürekli SEN SEN SEN SEN desinler falan klasik teenage kafası)olduğum günlerde,gabilede önüme gelene tripler,tafralar atarken bi yandan da msnde aşağıda 15 tane yanıp sönen sohbet pencerelerine cevap vermediğim zamanlarda biriyle tanışmıştım.Kendisi İzmir'de yaşayan,sanatla ilgilenen,spor yapan,mantı açan ve daha bir sürü şunu bunu yapabilen biri olduğunu ve benim tüm bu egolarıma,şımarıklıklarıma aldırmaksızın benimle tanışmak istediğini söyledi.O kadar aşamadan geçtikten sonra o dönem meşhur olan ''kıreyzi_kezban_bu_aşk_fazla_sana_şeboşebo33535@gatmayil.com'' hesabımı buna bin naz yaparak vermiştim.Karşılıklı ekleşmeler kabul gördükten sonra tanışmaya başlamıştık.''-Selam :) Zor kabul ettin ama sonunda tanışacağım seninle :) Merhaba ben Atilla :) <Kezban>:+Hıı mrb cnm eft tmm ATilla bn de kzbn tmm mı ? Gdr msn şurdan ya ahaha şka gel tamam ayy git istmyrm xD'' tarzı beyinsiz beyinsiz konuşmuştuk hatırladığım kadarıyla.Ve bu kadar zeka seviyesinin yerlerde olduğu bi ortamda kalkıp kamera açmıştık....Kamerayı açtıktan sonra benim bu şımarık,huysuz,huzursuz,pislik tavrım yerini sevecen,alçak gönüllü ve mütevazi bi tavıra bırakmıştı.Çünkü çocuk çok yakışıklıydı ve ben yakışıklılara kibardım ehehehe:D Gel zaman git zaman biz bu Atilla Taş'la günlerce,haftalarca,aylarca konuşmaya başladık.Okuldan gelir gelmez formamı çıkarmadan msni açıp ''Allaaam nolur onlayn olsuuuun lütfen allam please allahım please noğloooooooooooor'' diye pc karşısında ömrümü çürütmeye başladım.Ve sonunda bi gün belirleyip buluşma kararı aldık...

KEZBAN DÜŞTÜ YOLLARA BÖLÜMÜ:
Her ilk buluşmada olduğu gibi yine her yerlerimi heyecan basmıştı.Ama o zaman tabi böyle tanışmaları falan yeni yeni yaşadığımdan kalp krizlerine 5 kalaydım.Evde bi o yana bi bu yana koşup zırıl zırıl bağırıp gerginlikten salonda kasırgalar estiriyodum.Saçımı bir o yana tarıyıp bi bu yana tarayıp sivilcelerimi saklamak için mezdeke peçesi aramaya çalışıyodum.Kendime güvenim pirensesliğim,harikalığım sanki o gün gitmiş gibi hissediyodum.Çünkü çocuk çok yakışıklıydı:( Herneyse üstüme en iğrendiğim zamane modasından ''FAKYU'' yazılı iğrenç bi tişört geçirip koşa koşa buluşmaya gitmiştim.Daha toy bir bebe olduğumdan buluşma saatinden yarım saat önce orada olup beklemeye başlamıştım.Bekle allah bekle bekle allah bekle...Sürekli mesaj atıyorum ''Nerdesin Ati? Hadi Ati? Kamon Ati?'' gibisinden tacizliyorum.Bi süre sonra ''Tamam Kezban vapurdayım geliyorum'' diye mesaj alınca yüreğime sular sebiller serpilmişti...Az biraz daha bekledikten sonra vapur yanaştı ve ben iskelenin önünde heyecanla bekliyordum.Ayakta mı karşılasam,oturarak mı beklesem karar veremezken beklediğim şey göründü.....

BEN BİR İNTİHAR EDİP GELİYORUM BÖLÜMÜ:
Gördüğüm şey arada görünüyo,arada kayboluyodu.O sırada yüzlerce vapurdan inen insan bana omuz ata ata  geçerken ben ekranda görüp yazıştığım kişiyi gündüz gözüyle seçmeye çalışıyodum.Heh evet o yüzü görüyodum ama arada baktığım yerde de bulamıyodum.Allah allah bakıyorum bakıyorum yok... derken karşıdan bana doğru yüzünü gözünü kolunu gövdesini tanıdığım kişi topallayarak geliyo!!!! Ama öyle hafif bi topallama değil bu, bir bacağı gerçekten çok kısa ve küçük olan bacağının üstüne basarken kalabalığın arasında kayboluyo eğiliyo bükülüyodu.Karşımda belirip ''Merhaba Kezban ben Atilla :)'' dediği anı hiç unutmam.Nerdeyse yanımda duran denize atlayıp bütün yaşamsal deliklerimi tıkayıp boğularak ölmek istedim.Sakın yanlış anlamayın.Engelli insanlara yukardan bakmak adına yazmıyorum bunları.Haddime de değil.Kimsenin değil! Sadece 2-3 ay boyunca konuştuğun kişinin sana bunu söylememesi ve buluşmaya çağırıp yanına topallayarak gelmesi...Bu bence bi insanı sırtından vurmak gibi bişey.Ha bana akşam yediğin yemeğe kadar anlatıyosun ama bir bacağının diğerinden kısa olduğunu söylemeyi unuttun :))) TATLİŞKOSUN:))

KAFEDE IZDIRAPLI LATTE KEYFİ BÖLÜMÜ:
İskeleye en yakın kafeye oturduk.Ben hala şoku atlatamıyodum.Kafamda  ''Woiiiiii woiiiiiiiiii woiiiiiii'' ses dalgaları artarak çoğalıyodu.Konuşmalarımızı düşünmüştüm.Hiç söylemeye çalışmış mıydı? Yooo!!.Sadece bi kere ''Kalksana bi ayağaa vaaay uzunmuşsun Kezban sen'' falan demişti.Aklıma hemen o geldi.Ahh o gün ben niye ''Sen de bi kalkıp kaka kakali kakali kalika yapsana ''demedim diye içlenip durdum.Ve kinlenmeye başladım.''Vayy amın oğluna bak benim engelim var mı yok mu diye beni kaldırtıyo kamera karşısında ama kendini saklıyo puşt.Demek ki engelim olsa buluşmucaktı benle...ohh ya kezban sana ohh olsun amk hadi şimdi git o kısa bacağı götüne sok ceza olarak'' falan diye de kendime ayar çekiyodum içerden.Bu sırada Atilla Taş durdu durdu ''İnsanlar çok sığ Kezban''dedi. Ve konuşmasına ''Biliyo musun aşk kafada başlar,anlaşmak bi ilişkiye başlamak,bağlanmak ve sevmek...bunlar engel tanımaz ve çoğu kişi ben topalım diye bu sığlıkta yaklaşır bana'' diye devam etti.Konuyu böyle direkt açmasına da ayrıca şok olmuşken sözünü bölüp ''Evet insanların çoğu sana böyle yaklaşmış olabilir ve bu onların ayıbı bence.Ama sen de onlar öyle yaklaştı diye keşke yeni tanıştığın insanlara da kartlarını açık oynasaydın be Aticim'' gibisinden göndermeler yaptım.Ama yine salağa yattı.Çocuğa gitgide sinir olmaya başlamıştım.Özürü kabahatinden büyüktü.Açıklamasını yaparken bile bana ''Eğer benle görüşmezsen bundan sonra sen de SIĞSIN'' göndermeleri yapıyodu.Ne münasebetti? Kendine gelmeliydi! Kalkıp şaaaaağkkk şuuuuğk diye tokat sallamalımıydım? Elbette hayır!Hiçbişey olmadı.Sadece samimiyetsiz bi sohbet ve benim akabinde gelen şımarıklıklarım baş göstermeye başlamıştı.Hem kızgındım hem de bana sinir olmasını istediğim için bi sürü konuda muhalefet olup delirtmiştim çocuğu.Bi ara Saddam Hüseyin'i bile savunduğumu hatırlıyorum ehehee.Günün sonunda bana bi de ''Biraz yürüyelim mi?:)))))'' demesiyle sinirden iç organlarımın sıkıştığını hissetmiştim.Ve direk ''Annem bekliyo,ödevim var'' tarzı bi yalan sallayıp eve topuklamıştım.

Evet engeller ne aşka,ne sevgiye ne de arkadaşlığa engel olur ama yalan bence hepsini kökten siker gibime geliyo....

Bu olayın üstünden yıllar da geçse hala arada tanıştığım kişilerinde bi zaman sonra beyinden engelli olduklarını görüyorum işte en acısı da bu...İyi ya da kötü internet üstünden artık kimseyle de tanışmayı sevmiyorum ve tanışamıyorum da.Sanki herkes vapurdan indiğinde karakteri,kişiliği,tavrı ve düşünceleri engelli olacakmış gibi.Geçen gün ''Anlatsam Bir Bok Olmaz'' bu konuyla ilgili duygularımı çok güzel bir 5 cümleyle anlatmış hatta.Bilmiyorum yazının en başında da dediğim gibi insan istediklerini elde edemeyince bir süre sonra ne istediğini de unutuyor...HADİ GİTTİM BEN!



SIĞ KEZBAN ÖPER :))))

2 Aralık 2012 Pazar

Nasıl Geçti Habersiz O Güzelim Yıllarım?

Hani o saçlarıma taç yaptığın çiçekler? Hani kuşlar ağaçlar binbir renkli çiçekler? HANİİİİİİİİİ? Sırf yalansınız yemin ediyorum....

Geçtiğimiz hafta o kadar bunalımımdan o kadar ağlaklığımdan sonra kader yasa tasarısı yine beni boşlamayıp ''ACI ÜSTÜNE ACI ÇEKECEEEEEEN'' kanununa göre bir ekşın daha yolladı hayatıma.İŞTEN ÇIKTIM ANACIM!(Aaaaaaa diye şaşıran insan sesi efekti gelecek buraya)

Aman zaten bu zamana kadar çalıştığıma bile şükür ediyorum ya neyse.Hafta başından sonuna kadar hergün yarımşar saat geç kala kala en son Cumartesi günü işe öğlen 2'de gidecektim.Kendimi tebrikliyorum valla.Böyle de yüzsüz arsız uyuşuk bir elemana nasıl da aylarca katlandılar? Onları da ayrıca tebrikliyorum.Gelgelim kovulmadım ha yanlış anlaşılma olmasın.Evet çirkinim,geç kalıyorum,işe Müzeyyen Senar gibi gidiyorum ama severlerdi yine de beni.Sadece ofisimizi başka bir firmaya sattık,sonra da evlere dağıldık mecburen....

BEN OLDUM YİNE BİR EV KIZI BÖLÜMÜ:
Valla bok atsam da burun kıvırsam da sabahları evden kaçmak için güzel bi sebebim varmış aslında.Ne bileyim akşam eve gelip ceketi,botu koridora fırlatıp direk tuvalete sıçmaya gitmeyi özledim gibi.(Ben işyerimde sıçamıyodum da...Hayır yasak değildi sadece kokar mokar kıç kadar ofis sonra utancımdan kendimi zipleyip e-mail atarım diye korkuyodum) Hem bakarsan maaşımı aldığımda kendime paket paket don alabiliyodum :( En sevdiğim şeylerden biri don alışverişi ya ne yalan söyleyeyim.Renk renk şekilli şekilli tipitip slip boxerları üç kuruşumla satın alıp orgazm doruklarına ulaşıyodum.Ama artık seher yıldızına geçiş yapacağım aşikar.Neyse konumuz don değil.Hemen konuya DON Kezban (ehehe espriyi kaptınız mı orda;);)afferim)

EVDE BİR O KOLTUK BİR BU KOLTUK BÖLÜMÜ:
Business hayatım sona erdikten sonra kendimi eve kapatıp sanatla uğraşmak istedim ama nayn.Benim evde uğraşabileceğim bir sanatım bile yok lan!! Bakıyorum da herkesin kenarda köşede yine klasik gitarı olsun,üç beş yağlı boya tablosu olsun evinde kullanıp hobisini tatmin ettiği eşyası oluyo yani.Ben mesela ortaokulda vitray yapmıştım ama not aldıktan sonra eve getirdiğimde annem temizlik yaparken çöpe atmıştı.Oooo ye sanat bizim evde böyle değer buluyor.Çöpsün çöp!! Sanatın bile Pehlivanoğlu poşetine gelin ediliyor!! Hal böyleyken ben de kalktım canımın sıkıntısı biraz dinsin kafam dağılsın diye çifter çifter dışarı çıkan arkadaşlarımla planlara dahil olmaya...AMA....

HEMEEEN AYRILIYOSUNUZ BÖLÜMÜ:
Hayatta en nefret ettiğim şeyden bile bu kadar nefret edemezdim inan.Eskiden ben de çiftsem yanımda trip tafra yapan sevgilisi olmayan bi arkadaşım olursa içimden''Banane yaa o da bulsun bi tane eheheh bize ne yaa de mi aşkısııı oyy yirim yirim siği bin yıııı sın nı kıdır da tontiş pontişsin öyle...oyoyoyoyoy'' diye salakça cümleler kurardım.Ve sanırım o kurduğum cümlelerin götüme giriş tarihi de bu zamanlara kısmetmiş:( 7 kişilik bir masada sadece 1 sap düşünün.Ve de o kişi tam bişey söylemeye çalışırken 6sının da aynı anda french kiss yaptıklarını düşünün :( GÖT OLDUNUZ DE Mİ? Evet ben de oldum çokzel oldu.Hay allahım yarabbim bir de hangi parça çıksa birisi fırlıyo hemen ''Ay aşkııım hatıladın mı bunu? Ay aşkım bu sen beni ilk kahve içmeye çağırdığında çalıyodu...Ayy aşkım bu şarkı da ilk kabızlığımda götümden kerpetenle bokları alırken çalıyodu ajkum yaa nasıl unuttun :'(.....) tarzı cümleler kuruyo.LAAAN!Anladık her şarkıda bi anınız var,şarkılar aşk şarkısı sizi anlatıyo okey.Ama bari ''Nossa nossa'' da sarılıp yiyişmeyin abi.O şarkı benim olsun bari ne var? Bu çiftler çok aç gözlü ya resmen orospu pezevenk bunlar SİNSİLER!Bi de dk başı bişeye bozulup tripleşmeler,aniden elele tutuşurken eli bırakmalar başka tarafa dönüp bakmalar? Noluyo lan götelekler? Ayh valla objektif olarak baktığımdan mıdır yoksa benim arkadaşların zeka seviyesinden midir bilmem ama ben de sevgiliyken böyleysem atın beni denizlere-Kayahan mp3.

BEN DÜRÜM YEMEYE GİDİYORUM BÖLÜMÜ:
Bu kadar sevgi dolu bir ortamı daha fazla bedenim,ruhum,sinirlerim,kalbim kaldıramadığı için ben de ''Ya acıktım ben canısılar gideyim yemek yiyim''diyip topukladım.Ama yolda ellerimi montumun cebine sokup ilerlerken düşündüm.Ben çok mu kıskançtım.Evet bariz ordaki herkesi kıskandım.Bi ara garsonun tepsisine yumruk atmayı bile düşünmüştüm.Hani içkiler üstlerine dökülür de biri lavaboya gider diğeri garsonu döver sonra karakola düşeriz falan..Eğlenceli olurdu.En azından mıçmıç öpüşmelerine engel olabilirdi yani.Ama düşünsene içki döküldü diye ''Eee üşüme soyun ajkujum üstünü çıkar'' diyip oracıkta sevişiverselerdi.Yok yok iyi ki yapmamışım.Neyse bu über hastalıklı düşüncelerimi dürümcünün önüne geldiğimde kafamdan attım.Söyledim çift dürümle bir urfa ve oturdum yiyorum.Ay karşımda da bıyığı olan,hoş giyimli,yerinde dudaklı tatlı mı tatlı bişey arkadaşıyla dürüm kemiriyo.Başta 1-2 kere gözgöze geldik ama..İçimden ''La Kezban 2 kişiler dayak yicen şimdi iyice azıttın ha bakma artık'' desem de o bana bakıyor.Ben bakıyorum o çeviriyo kafasını,ay ben ona o bana ben ona o bana ben ona o bana...hıdır idi yunus idi hıdır idi yunus idi  :D Neyse baktım bunlar kalkıyo yavaştan içim buruklaştı üzüldüm.Ama hesabı ödemek için ben de kasaya doğru gittim.Ve ne duyiiim yanındaki çocuk zırıl zırıl feminen bir konuşmayla buna bişey anlatıyo.''Alaaah Kezban olum bu da kesin gay'' dedim ve hesabımı sordum ödedim.Çıkmadan 2-3 kere daha kesiştik ve ben dürümcüden çıktım.

EVE GELDİM VE ARTIK YAZMAKTAN YORULDUM LAN BÖLÜMÜ:
Bizim gerizeka çiftlerle geri döndük.Yolda da bol bol yiyişip ön sevişmeye geldiklerini de gördükten sonra kendimi zor bela eve attım.Gelir gelmez Hz.Romeoyu açtım hemen.Aradım taradım ve BULDUUUUUM! Bu çocuk o çocuktu!!Ayy gece gece bir bağırdım ki sevinçten annem bile terlik attı kafama.Ehehehe hemen mesaj yazdım.Böyle böyle çok güzel dürüm yiyodun yaa beni de yesenee :D:D diye..Şaka lan yazar mıyım öyle ehehehe :D Neyse sabahına da bu cevap atmış ''Hatırladım aaaa nasılsın nasıl buldun beni?'' diye.Ben de ''Tesadüf ya ihi:)'' diye kıvırella.Bakalım güzel şeyler olursa birlikte urfalar yiyip,şen kahkahalarla bizim arkadaşları döt edicez inşallah bence.Ehehehe bu arada onun yanındaki neydi,neciydi,nesiydi sormadım.Ay tanımak da istemiyorum şahsen hıh.Aman arkadaşı falansa da çağırmam yani ben bizle urfa yemeye..GİTSİN KENDİNE SEVGİLİ BULSUN SALAK!!!! Ehehehe yine çok hümanistim..Haber vericem bekleyin mucuksssss

DÜRÜMCÜ KEZBAN ÖPER:)))